Son günlerde Sudan’da ve Cezayir’de cereyan eden sokak hareketleri 8 yıl önceki Arap Baharı’nın başlangıcını çağrıştırıyor.
Hatırlanacağı gibi, “Arap Uyanışı veya Arap Kalkışması” diye de anılan Arap Baharı, Tunus’ta seyyar satıcılık yapan bir gencin, ağır yaşam koşullarını protesto etmek için kendisini herkesin gözü önünde yakması sonucunda başlamıştı. Bu olayı kısa zamanda Tunus kentlerinde rejime karşı gösteriler izlemiş, bu kitlesel hareket yıllanmış iktidarın ülkeyi terk etmesini sağlamıştı.
Tunus’taki bu devrim, benzer şikâyetleri ve beklentileri olan diğer Arap ülkeleri için de hızla bir sembol ve örnek oluşturdu. Sokak hareketleri Mısır’da, Libya’da, Suriye’de, Bahreyn’de, Yemen’de yayıldıkça yayıldı. Bu hareketlerin bir kısmı kanlı oldu, iç savaşa dahi yol açtı, bir kısmı eski yöneticilerin devrilmesi, yeni liderlerin iktidara gelmesiyle sonuçlandı.