Sami Kohen Milliyet Gazetesi

İki kriz kaynağı

Dünya 2014’te iki konuda ciddi bir kriz yaşamış, hatta yeni bir Soğuk Savaş’ın eşeğine gelmişti. Bu gerilimin kaynaklarından biri İran’dı. Bu ülkenin bir atom bombası yapması...

07 Şubat 2017 | 274 okunma

Dünya 2014’te iki konuda ciddi bir kriz yaşamış, hatta yeni bir Soğuk Savaş’ın eşeğine gelmişti.

Bu gerilimin kaynaklarından biri İran’dı. Bu ülkenin bir atom bombası yapması olasılığı, Batı’da büyük kaygı yaratmıştı. Tahran’a karşı uygulanan ekonomik yaptırımların yanı sıra bir ara “askeri seçenek” dahi gündeme gelmişti...

O dönemde diğer bir çıbanbaşı da Ukrayna idi. Bu ülkenin yüzünü Batı’ya çevirmesi, Rusya’yı “dolaylı bir müdahale”ye girişmeye sevk etmişti. Rusya’nın Kırım’ı ilhak etmesi ve Doğu Ukrayna’nın Rusya yanlısı güçlerin kontrolüne geçmesi karşısında Batı Moskova’yı ekonomik yaptırımlarla baskı altında tuttu. Bu gerilim uluslararası platformda ciddi şekilde hissedildi...

İlginç olan husus, her iki konuda da diplomasinin devreye girmesiyle gerilimin yatıştırılabilmiş olmasıdır. Nitekim Ukrayna’da ateşkesin sağlanması için Minsk’te Eylül 2014’te bir anlaşma imzalandı. İran’la da çok zorlu müzakerelerden sonra Temmuz 2015’te Viyana’da nükleer anlaşma gerçekleşti...

Trump’ın çıkışı

Böylece dünya en azından bu iki meselede 2016 yılında nispeten rahat
bir nefes aldı.

Ne var ki şimdi bu iki kriz yeniden canlanma belirtileri gösteriyor. Bunda yeni ABD Başkanı Trump’ın İran’a karşı çıkışı, Ukrayna sorununda da Kremlin’in yeni manevralarının
etkisi apaçık.

Trump’ın İran’a karşı çıkışı sürpriz değil. Kendisi Viyana anlaşmasına karşı olduğunu hep tekrarlıyor. Geçen hafta İran’ın bir balistik füze denemesi yapması ABD’nin sert tepkisine yol açtı. Halen Tahran ile Washington arasında bir söz düellosu cereyan ediyor. ABD, İran’a karşı yaptırımları ağırlaştırıyor. Oysa Obama yönetimi son zamanlarda İran’la ilişkileri yumuşatmaya bakıyordu.

Trump’ın İran karşıtı politikasının nasıl gelişeceği belli değil. Bunda Trump’ın alacağı tavır kadar, İran yönetiminin göstereceği tepki de belirleyici olacak.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Kötü gün dostları 27 Eylül 2021 | 139 Okunma Merkel’siz Almanya nasıl olacak? 25 Eylül 2021 | 212 Okunma Türkiye’nin BM atılımı 18 Eylül 2021 | 259 Okunma 11 Eylül dersleri! 11 Eylül 2021 | 287 Okunma Afganistan’da ‘yeni düzen’sizlik! 04 Eylül 2021 | 316 Okunma