Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, uçak krizi nedeniyle Türkiye’ye karşı kızgınlığını her gün demeçleri ve davranışlarıyla gösteriyor.
Putin krizi kontrol etmeye çalışacağına, gerginliği artıracak adımlar atmayı tercih ediyor. Daha da kötüsü, Türkiye’ye karşı aldığı yaptırım kararlarının bir başlangıç olduğunu, bundan böyle Türkiye’ye daha ağır bedeller ödeteceğini söylüyor...
Böyle devam ederse, Türk-Rus ilişkilerinin yakın gelecekte normalleşmesini beklemek hayal olur. Aksine, Putin’in söylediklerine bakılırsa, Rusya’dan her türlü kötülük beklenebilir.
Bu da uzunca bir süre iki ülke arasında gerginliğin devam etmesi demek...
Dostluktan düşmanlığa...
Yıllarca harcanan yoğun çabalardan sonra kurulan dostluğun, talihsiz bir olay nedeniyle, birkaç gün içinde düşmanlığa dönüşmesi gerçekten üzücü...
Bu da söz konusu dostluğun, bir uçak krizi karşısında ayakta kalamayacak kadar kırılgan olduğunu gösteriyor. Ortada o kadar ortak çıkarlar varken, Putin’in “stratejik ortaklık” derecesine yükselen ilişkileri yıkmayı göze almasının nedeni nedir?
Kişisel bir prestij ve gurur meselesi mi? Kısmen öyle. Rus uçağının düşürülmesi, Putin’in “karizmasını yırttı”, onu kamuoyunun gözünde küçük düşürdü. Popülaritesini güçlendirmek için Rus lideri olaya sert tepki göstermek ve milliyetçi duyguları galeyana getirmek ihtiyacı duydu. Ama bu, tek sebep değil...