Sami Kohen Milliyet Gazetesi

“TREXİT” bir çare midir?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan son seyahat dönüşü uçakta gazetecilerle sohbetinde, Britanya’nın AB’den çıkışı anlamındaki tabiriyle “BREXİT’in güzel bir tevakkuf...

22 Kasım 2016 | 351 okunma

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan son seyahat dönüşü uçakta gazetecilerle sohbetinde, Britanya’nın AB’den çıkışı anlamındaki tabiriyle “BREXİT’in güzel bir tevakkuf olduğunu” söyledi ve “Avrupa’da da böyle şeylerin olabileceğini”, nitekim Fransa’dan, İtalya’dan da benzer seslerin gelmekte olduğunu belirtti...

Cumhurbaşkanı konuşmasının bundan sonraki kısmında Türkiye’nin 53 yıldır AB’nin kapısında bekletildiğini hatırlattı ve Birliğin özellikle son zamanlarda Türkiye’nin sorunları karşısında aldığı olumsuz tavırdan şikâyet etti...

AB’ye olası bir seçenek olarak “Şanghay Beşlisi”nden söz eden Cumhurbaşkanı’nın bu beyanı, Türk dış politikasında köklü bir değişikliğe yönelik bir düşünceyi gündeme getirmiş bulunuyor.

Bu fikrin önümüzdeki günlerde dış politikayla ilgili çevrelerde enine boyuna tartışılmasında yarar vardır...

TR-BR farkı

Önce BREXİT benzeri bir TREXİT’ten -yani Türkiye’nin AB’den “çıkış”ından- başlayalım.

Aslında BREXİT’i bir örnek olarak almak pek doğru değil. Bir kere Britanya bir AB üyesi ve referandumda aldığı kararla Birlik’ten bir “çıkış” -BREXİT- yapıyor. Türkiye ise üye değil. Olsa olsa “çıkış”ını sadece müzakereleri sürecinden yapabilir.

Ayrıca Britanya’da referandumda alınan karar sonradan toplumda bir şok etkisi yaptı. Nitekim BREXİT’e “evet” diyen pek çok seçmenin şimdi pişman olduğu da görülüyor.

Tabii Türkiye için durum çok farklı. Türkiye’de TREXİT eğilimine yol açan faktör, aslında Cumhurbaşkanı’nın da dile getirdiği “AB bıkkınlığı”dır. Türk yetkilileri ve Türk kamuoyu AB’den üyelik konusunda gelen çatlak seslerden son derece rahatsızdır. Buna ilaveten son zamanlarda AB’nin 15 Temmuz kalkışmasından PKK terörüne kadar Türkiye’nin hassas olduğu meselelerde takındığı olumsuz tutumdan dolayı büyük düş kırıklığı ve de öfke duymaktadır.

Dolayısıyla bu faktör, Türkiye artık AB ile köprüleri atmak, bu yorucu ve sinir bozucu serüveninden vazgeçmek eğilimine yol açmaktadır.

Rota değişimi

Esas önemli olan, AB’nin Türkiye için ne anlam taşıdığıdır.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Kötü gün dostları 27 Eylül 2021 | 139 Okunma Merkel’siz Almanya nasıl olacak? 25 Eylül 2021 | 212 Okunma Türkiye’nin BM atılımı 18 Eylül 2021 | 259 Okunma 11 Eylül dersleri! 11 Eylül 2021 | 287 Okunma Afganistan’da ‘yeni düzen’sizlik! 04 Eylül 2021 | 316 Okunma