Emekli 103 amiralin, Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin önemiyle ilgili açıklamaları “Devletin güvenliği ve anayasal düzenin işleyişine karşı suçlardan herhangi birini işlemek üzere örgüt kurmak” olarak yorumlanmıştı. Haklarında 3 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Bazılarının ayaklarına elektronik kelepçe takıldı, orduevi ve sosyal tesislere girişleri, bırakın yurtdışına çıkmalarını, bulundukları ili terk etmeleri bile yasakladı. Aslında o açıklamada belli çevrelerin tepkisini çeken, üniformasının üzerine cübbe giyen amiralin gündeme getirilmesiydi. İşin ilginç yanı o amirale kimse dokunmamış, hakkında soruşturma bile açmamıştı.
Ankara 20. Ağır Ceza Mahkemesi, oy birliğiyle mevcut ortamda hukuk güvenliği açısından umut verici bir karar verdi. Emekli amirallerin tamamı beraat etti. Ama başından beri amirallerin açıklamasını “Devletin güvenliğine ve anayasal düzene karşı suç işlemek için anlaşmak” olarak değerlendiren Cumhurbaşkanlığı avukatları, beraat kararına itiraz etti ve davayı İstinafa taşıdı.
BASKI ALTINDA OLMADAN
İddianamede, açıklamanın kaleme alınış tarzı, ‘Yüce Türk Milleti’ diye başlaması ve...