Bakın şu ülkenin haline, 2 günde 3’ü güvenlik görevlisi 35 vatandaşımız terör olayları sonucu hayatını kaybetti. Bazı komşu ülkelerde görmeye alıştığımız patlama görüntüleri ülkemizde de yavaş yavaş kanıksanmaya başlandı. Bugünler yine iyi günlerimiz…
Suruç’ta “canlı bomba” eylemiyle IŞİD (Irak-Şam İslam Devleti) Türkiye’ye “biz varız” mesajı verdi. Bundan sonra da benzer eylemlerini yapabileceğini gösterdi. IŞİD bir yandan PKK bir yandan ülkemiz korkulan, çekinilen bir ülke haline getiriliyor.
GÜÇ MÜCADELESİ
Bazı terör örgütlerini hoşgörüyle karşılayan, bazı terör örgütleriyle müzakere yapılarak onları da tatmin edecek siyasi çözümler bulunmasını önerenler ve destekleyenler bu gibi insanlık dışı saldırıların manevi sorumluluğunu paylaşırlar. Geçmişte iki örgütün çatışması uzun süre sessizce izlendi. Bugün de aynı noktaya gelinde. PKK ve IŞİD arasında güç mücadelesi yaşanacaktır. Üstünlük sağlamak için daha çok kan dökülecektir. Bu nedenle devletin “iyi terörist, kötü terörist” anlayışını bırakıp, bunlara karşı ayrım gözetmeksizin etkili mücadele yapması gerekiyor.
Suruç eyleminden sonra Emniyet’te izinlerin ikinci bir emre kadar kaldırılması, izinde olan emniyet mensuplarının hemen göreve döndürülmek istenmesinin önemli nedenleri olsa gerek. İşte bunun perde arkasını araştırdığımızda ilginç bilgilere, bulgulara ulaştım.
Anlaşılıyor ki önümüzdeki dönemde Türkiye’yi yine sıkıntılı ve zor günler bekliyor. Siz, terörle mücadele ile çözüm sürecini birbirine karıştırırsanız, terör örgütünün güçlenmesine, gücünü artırmasına neden olursanız bu tür olayların yaşanmasının da sürpriz sayılmayacağını anlamanız gerekir. 40 yıllık istihbaratçı Mustafa Aydın, PKK’nın Eruh-Şemdinli baskınlarını gerçekleştirdiği dönemde “üç-beş çapulcu” denilip olayın küçümsendiğini hatırlatıyor, “IŞİD’i bu yüzden küçümseyip, eski hatalar yapılmasın” diyor.