Ağustos, Türk Silahlı Kuvvetleri’nde “nöbet değişim” ayıdır. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Akın Öztürk, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bülent Bostanoğlu, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Abdullah Atay’ın görev süreleri doluyor. “Balyoz Davası” Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nda oramiral bırakmadığı için Oramiral Bülent Bostanoğlu’nun görev süresi uzatılabilir.
Genelkurmay Başkanlığı’na Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hulusi Akar’ın getirilmesi bekleniyor. Akar’ın, ordu komutanlığı yapmadan Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na getirilmesi eleştiriliyor ve bunun nedenleri hakkında değişik iddialar da ortaya atılıyor.
ASKERLER BÖYLE YAPARSA
Son yıllarda Türk Silahlı Kuvvetleri’nde “ihbar furyası” almış başını gidiyor. Döneme, olaya göre komuta kademesine ihbarlar ulaşıyor. “Balyoz”, “Ergenekon” davaları ve soruşturmaları döneminde bazı komutanlar ilgileri olmamasına rağmen “Darbeci”, “Ergenekoncu” diye ihbar ediliyordu.
Rüzgar tersine esmeye başlayınca bu kez “cemaatçi” ihbarları yaygın. Bu da “ön kesme” yöntemlerinden biri. Atatürkçü, çağdaş, laik komutanlar “cemaatçi” diye ihbar ediliyor ve bunların önleri yalanlara dayalı olarak kesiliyorsa asıl cemaatçiler amaçlarına ulaşmış oluyor. Bu oyunlara geçmişte gelen komutanların, şimdi daha duyarlı olmaları, yapılan hataları tekrarlamamaları gerekir.
Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hulusi Akar’ın da “cemaatçi” olduğuna ilişkin haber ve yorumlar yapılıyor.