Hemen her ilçede Cumhuriyet Caddesi, Atatürk Caddesi; o isimleri
taşıyan ilkokul, ortaokul bulunurdu. 14 yıldır bu isimler cadde ve
okullardan kaldırılıyor. Artık bu durum o kadar sıradanlaştı ki
kimse yadırgamıyor, tepki göstermiyor. Aslında tepki gösterilmediği
için bu adımların atılmasına cesaret ediyorlar. Trabzon'da Hasan
Ali Yücel Okulu'nun adı değiştirildi. CHP Milletvekili Haluk Pekşen
ve partililer direndi, valilik isim değişikliğinden vazgeçti.
Atatürk'ün adı caddelerden, meydanlardan silinmeye çalışılsa da, o
isimlere sahip çıkan birileri mutlaka çıkıyor. Türkiye'nin sayılı
firmalarından Güriş'in Antalya-Göynük'te bulunan 100 dönüm üzerine
kurulu otelinin en geniş yoluna “Cumhuriyet Caddesi” tabelası
asılmış. O tabelanın etrafı çiçekli bitkilerle bezeli… O caddenin
çıktığı meydana da “Atatürk Meydanı” tabelası asılmış. O isimleri
görmek bile insanı mutlu ediyor. Bu farkındalığı yaratan otel genel
müdürü Fikret Demirtürk'ün, Yozgatlı hemşerim olması da beni ayrıca
mutlu etti.
11 YAŞINA KADAR AYAKKABISI OLMADI
İkisi de 90 yaşını aşmış, ikisi de cumhuriyet sevdalısı… Liseyi
bitirip İstanbul Hukuk Fakültesi'ne gidecekti ama memleketinden
İstanbul'a gidecek parası yoktu. Babası oğlunun okuma sevdasını
biliyordu. Uzağa gitmesini istemiyordu ama onun hevesini kırmadı,
borç-harçla oğlunu İstanbul'a yolcu etti.
O yıllarda, memleketinden yola çıkıp İstanbul Teknik
Üniversitesi'ne gidecek, ülkemizin ünlü işadamlarından olacak diğer
gencin ise tam 11 yaşına kadar ayakkabısı bile olmamıştı.
Yoksulluğun ne olduğunu biliyordu. İkisi de bu ülkeye borçlarının
büyüklüğünün farkındaydı. O yüzden hep örnek oldular. Onların biri,
Türk siyasetinin saygın isimlerinden Ferruh Bozbeyli, diğeri ise
Güriş Şirketi'nin sahibi İdris Yamantürk'tü. Dostlarıyla bayramda
bir araya geldiklerinde çocukluklarını, gençliklerini,
yoksulluklarını, memleket sevdalarını anlattılar.