Hükümeti gerektiği zaman eleştirmek neredeyse sadece siyasi
partilere bırakılmış gibi. Üniversiteleriniz, işçi, işveren
sendikalarınız, sivil toplum örgütleriniz derin bir sessizliğe
gömülmüş durumda. Televizyonlar kapatılıyor, basın üzerinde yoğun
baskılar devam ediyor, meslektaşlarımız kayyum tarafından
tazminatları ödenmeden ortada bırakılıyor.
Ülkede yargıya olan güven azalmış. Türkiye Barolar Birliği Başkanı
Prof. Dr. Metin Feyzioğlu’nun, değişik baroların başkanlarının
yaptıkları çıkışlar yeterli bir biçimde duyurulmuyor. Susmazlar ama
onların da susması demek tam anlamıyla bir teslimiyettir.
Ülkemizde yaşanan hukuksuzluklarla mücadelede barolara büyük
görev düşüyor. Acaba baro başkanları ne diyor? Onlardan
duyduklarımızla bile rahatlıyoruz, “henüz konuşabilen var” diye
umutlanıyoruz. Baro başkanlarından gelen umut dolu sözleri
okuyalım:
-Adana, Mengücek Gazi Çıtırık: Savunma boyun eğmez. Eğdiremezsiniz.
Yunus Emre: “Olsun be aldırma yaradan vardır/sanma ki zalimin
ettiği kârdır/ mazlumun âhı indirir şâhı/her şeyin bir vakti
vardır.”