Yılmaz Ateş, SHP’den başlayarak 30 yıllık siyasi hayatında CHP’de genel başkan yardımcılığı, milletvekilliği, TBMM Başkanvekilliği görevlerinde bulundu. CHP’nin önceki Genel Başkanı Deniz Baykal’a yakınlığıyla da bilinir. Tuncelili olmasına rağmen, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile yıldızlarının pek barıştığı söylenemez. En azından dışarıdan öyle görünüyor.
Yılmaz Ateş’in, Başak Şengül’in CNN Türk’teki programındaki açıklaması, onun CHP’den ihracını gündeme getirdi. Seçimde CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı olan Muharrem İnce, partisi hakkında o sözleri söyleyen Yılmaz Ateş’in, yalnız partiden ihraç edilmekle kalmayıp derhal hakkında Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunulmasını, iddiasını kanıtlamasını istedi.
İŞTE O SÖZLER
Yılmaz Ateş hakkında, CHP Ankara İl Başkanlığı tarafından partisinden tedbirli olarak ihraç talebiyle disiplin soruşturması başlatıldı. Ateş’i ateşe atan sözlerinin ne olduğunu okuyalım:
“Terör Örgütü’nün 2010 yılında partimize kurduğu kaset komplosuna yönetim olarak dik duramadık. MHP dik durdu, Fenerbahçe dik durdu, kendilerini tebrik ediyorum. Bu konuda söz söylenemeyecek tek örgüt, CHP örgütüdür. Ama Genel Başkan Yardımcısı olarak içinde yer aldığım yönetim mücadeleyi göze alamadı, terör örgütüne (FETÖ) teslim oldu. İktidarı ve muhalefeti ile siyaset kurumu bu komploya teslim olmasaydı, 15 Temmuz Darbe Girişimi olmazdı.”
İçinde bulunduğu yönetime dönük eleştirilerde bulunan ve partinin, FETÖ’ye karşı mücadele edemeyip teslim olduğunu dile getiren Yılmaz Ateş’in durumu genel merkezde çok büyük bir rahatsızlık yarattı. İsimsiz, imzasız dilekçeler dolaşıma sokuldu. O dilekçede şöyle denildi: