Saygı Öztürk Sözcü Gazetesi

Cumhurbaşkanının eşinin derneğine AB kıyağı

“Kıbrıs konusu” her zaman Türkiye'nin ana gündem maddelerinden biridir. Yıllarca bu davayı Fazıl Küçük, Rauf Denktaş ve onların yakın çalışma arkadaşları Kıbrıs Türkü'yle...

04 Aralık 2016 | 895 okunma

“Kıbrıs konusu” her zaman Türkiye'nin ana gündem maddelerinden biridir. Yıllarca bu davayı Fazıl Küçük, Rauf Denktaş ve onların yakın çalışma arkadaşları Kıbrıs Türkü'yle birlikte yürüttü. Halkın hak ve çıkarlarını tüm baskılara rağmen korudular. Denktaş, her adımı Türkiye'yi bilgilendirerek attı. AKP'nin “Kıbrıs sorununu da biz çözeriz” yaklaşımının üzerinden 14 yıl geçti. Ancak bırakın çözmeyi, devam eden Kıbrıs görüşmelerinde kaybeden hep Türkiye ve Kıbrıs Türk'ü oluyor.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ndeki (KKTC) gelişmeleri kaygıyla izleyen, bu davanın geçmişinde de yer almış isimlerle konuştuğumuzda, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın masaya koyduklarını “teslim şartları” olarak niteliyorlar, “Değişik vaatlerle gençlerin beyni yıkanıyor, kendi devletlerinden vazgeçirilmeye çalışılıyor” söylemi öne çıkıyor.

RUMLARDAN MAAŞ ALAN GÖRÜŞMECİ OLUR MU?

KKTC aslında “ambargo altında müzakere” yapacak bir devlet değil. Demokrasi sıralamasında 26'ncı sırada… Yani, Türkiye'nin kat kat ilerisinde… Siyasi tutukluluğun olmadığı, darbelerin yaşanmadığı ülkede, baskılara karşı Rauf Denktaş direniyordu. Şimdiki kadroyu “teslimiyetçi” diye niteleyenler var.
Müzakere heyetinde müzakere inancı ve deneyimine sahip kimse kalmamış. Rum tarafına empatiyle yaklaşılıyor. Yani şirin gözüküp, bir şeyler vererek, bir şeyler alabileceklerini hesaplıyorlar. O şirinlikler yüzünden pazarlık gücünü de önemli ölçüde kaybediyorlar. Stratejik planlama yapmadan yürütülen müzakereler KKTC'ye pahalıya mal olacak gibi gözüküyor.
Görüşmeciler sıkça değiştiriliyor. Neden mi? Müzakere heyetinde yer alan iki kişinin, Rum Enstitüsü'nden maaş aldığı anlaşıldı. Bunların görevlerine son verildi verilmesine ama deneyimsiz bir kadroyla KKTC daha çok şey kaybeder.

GÜVENLİK ORTADAN KALKIYOR

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Duydunuz mu, darbecilikle suçlananlar da tahliye edildi 04 Eylül 2024 | 3.121 Okunma ‘Silivri Cezaevi’ne konulduğumda bile devletime, memleketime küsmedim’ 02 Eylül 2024 | 2.984 Okunma Elin adamı gelmiş Anadolu’yu talan ediyor 30 Ağustos 2024 | 2.549 Okunma Sandıktan çıkana dönem sınırı yok 28 Ağustos 2024 | 2.496 Okunma “Hodri meydan” demekle olmuyor! 22 Ağustos 2024 | 2.808 Okunma