Yeni Adli Yıl açıldı. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra
Fetullahçı Terör Örgütü’yle bağlantılı oldukları gerekçesiyle 4 bin
302 hakim ve savcı ihraç edildi, bunlardan yaklaşık 2 bini
tutuklandı. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) en etkin
isimlerinin başında 1. Daire Başkanı İbrahim Okur geliyordu. O, 14
aydır cezaevinde olmasına karşın henüz iddianamesi de
hazırlanmayanlar arasında yer alıyor.
Boşuna söylenmemiş “Adalet bir gün size de lazım olur” diye.
Geçmişte de, yargıda birçok olumsuzluk yaşandı. Kumpaslara,
şikayetlere gerekli duyarlılık gösterilmediğinden yakınılıyordu,
şimdi de yakınılıyor. İddianamelerin geç hazırlandığı, tutukluluğun
cezaya dönüştüğü belirtiliyordu, bugün de aynı şeyler var. HSK’da
umut bağlanan, adaleti yerleştireceğine inanılanların da bir şey
değiştiremediği anlaşılıyor.
TUTUKLAMALAR YAYGIN
Yasaya göre tutuklama en son başvurulacak yöntem… Ülkemizde
tutuklu ve hükümlü sayısı arasında olması gereken oran da bozuldu.
Bugün 85 bin tutukluya karşın 135 bin hükümlü var. Yapılan ceza
indirimlerine rağmen cezaevlerinde kapasitenin üzerinde mahkum
bulunuyor. Tutuklular her fırsatta tahliye talep ediyor. Ancak
haklı da olsa bu talepleri yerine getirmenin açıkçası hakim için
çok büyük bir sorun olduğu yargı camiasında konuşuluyor.
Adalet Bakanlığı’nda genel müdürlük, HSYK 1. Daire Başkanlığı
yapmış, eşi Adalet Bakanlığı Uluslararası İlişkiler Genel
Müdürlüğü’nde bulunmuş İbrahim Okur’un mahkemeye “Tahliye talep
ediyorum çünkü” diye başlayan dilekçesinde sıraladığı gerekçelerden
bazılarını aktaralım:
1- “Hakkımda, yasalardaki soruşturma usulüne uyulmadan, yetkisiz
kişilerce yasaya aykırı soruşturma yürütüldü.
2- Hayatımın hiçbir döneminde bu yapının üyesi olmadım, hiyerarşisi
içerisinde yer almadım, talimat alıp-vermedim, maddi destek
sağlamadım, himmet aidat vs. vermedim. Benim bu yapıdan insanlarla
arkadaşlık yaptığım dönemde bırakın bu yapıyı terör örgütü olarak
nitelemeyi, devletin en yetkili makamları bu yapıyı öven, destek
veren konuşmalar yapıyor, eleştirenlere en şiddetli cevapları
veriyorlardı. MGK tarafından terör örgütü kabul edildikten sonra da
hiçbir şekilde ilişki kurmadım.