17-25 Aralık “rüşvet, yolsuzluk, karapara” soruşturması ve
operasyonu önemli isimlere dayanınca, işleri tersine çevirdiler.
Operasyon yapılması gerekenler, operasyon yapanlara karşı operasyon
yaptı. İşte o günden sonra Emniyet’te önemli değişiklikler başladı.
İstihbarat, terör gibi deneyim isteyen şubelerde bulunanlar
değiştirildi. Açıkçası canlı bombalarla mücadele edenler, örgütü,
örgüt içindeki yapıyı, bağlantıları bilenler uzaklaştırıldı.
“Canlı bomba”lar örgütün kurtulmak istediği sorunlu kişiler
arasından seçilir. Onlara öldükten sonra heykellerinin dikileceği
bile söylenir. “Canlı bomba” kimin adına, neyin adına bu eylemi
yaptığının aslında farkında bile değildir.
EYLEMCİLER YALNIZ GELMEZ
“Cesaret ilacı” verildikten sonra eylem saati de gelmiş demektir. Hiçbir zaman “canlı bomba” tek başına değildir. Ona patlayıcıları veren, düzenekleri kuran ayrıdır. Eylem bölgesine getiren ayrıdır. Bazı durumlarda teröristin kendini patlatmaya cesaret edemediği de oluyor. İşte örgütler buna karşı da hazırlıklı. Teröristin üzerindeki patlayıcıyı, başkası uzaktan kumandayla patlatır. Yani hiçbir zaman bir canlı bomba yalnız değildir, eylem şansa bırakılmaz.