Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) tarafından, sınırımızdaki terör tehlikesini uzaklaştırmak, yeni yapılanmalara izin vermemek amacıyla 24 Ağustos 2016'da “Fırat Kalkanı Harekatı” başlatılmıştı. El Bab'ın kontrol altına alınmasından sonra PKK-YPG'nin kontrolü altındaki Menbiç'e, sınırımıza 150 kilometre uzaklıkta bulunan IŞİD için önemli bir merkez olan Rakka'ya gideceğimiz açıklandı. Askerimizin bu aşamada ne yapacağı merak edilirken, Cumhurbaşkanı, Başbakan “Fırat Kalkanı Harekatı'nın tamamlandığını” açıkladı. Suriye topraklarında askerimizin 20 üssü bulunuyordu. Bu üslerin yarısı boşaltıldı, askerimiz, Gaziantep'in Oğuzeli İlçesi'ndeki üsse döndü. Tank ve diğer zırhlı araçlarımızın bir kısmı harekat sırasında önemli ölçüde hasar görmüştü. Onlar onarılırken, Suriye kahramanları da bölüm bölüm izne gönderiliyor. İzinler bitince yeni harekat için bekleyeceklerdi. ABD'nin bombalamasıyla Suriye'de yeni bir dönem başladığı için askerimiz de yeni duruma göre hemen hazırlığa başladı. DEVLET AKLIYLA HAREKET EDİLMELİ Harekatı “başarılı” olarak nitelendiren askeri kaynaklar, siyasilerin yaptığı erken açıklamaların Menbiç, Rakka operasyonlarının gerçekleştirilmesinde önemli engel oluşturduğu görüşünde… Bazı açıklamalar, “Devlet aklıyla hareket edilmemesi” diye yorumlandı. ABD ne yaptı, hemen karar verdi, hemen uyguladı. Bizde ise daha çok konuşuluyor. Gelişmeleri yakından izleyen bir yetkili, harekatın bilinmeyenlerini ve bundan sonraki aşamalarını SÖZCÜ'ye şöyle anlattı: “Son dönemde yaşanan gelişmelere bakacak olursak; TSK destekli Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) El Bab'ı almak için uygun zaman beklerken, Rusya destekli Suriye rejim askerlerinin, El Bab'a doğru ilerlediğini gördük. Sanki El Bab'ı bizden önce almaya çalışıyor gibiydiler. Fakat TSK ve Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) onlardan önce girdi ve aldı. Rejim askerleri bu kez yönünü El Bab'ın güney doğusuna doğru döndü ve ilerlemeye başladı. Nereye gidiyorlardı? Birkaç gün sonra anlaşıldı ki Rakka'ya doğru ilerliyorlar. Bu hareketi Amerika uygun görmemiş olsaydı, Fırat nehri güneyine havadan birlik indirerek Rakka- El Bab-Halep yolunu kesmiş olurdu. Aynı dönemde, ne hikmetse muhalif gruplar Hama'ya taarruzda bulundu ve kazanımlar elde etmeye başladı. Bunun üzerine rejim ordusunun en iyi kara birliği, Hama'ya geri dönmek zorunda kaldı. Böylece rejimin Rakka'ya gidişi durdurulmuş oldu.” ZOR AŞAMALARI GEÇİLDİ Amerika, Suriye'de rejim muhalifi gruplar üzerindeki en etkili güç. Amerika'nın, Suriye'de kontrolü dışında en büyük hamle kesinlikle Türkiye'nin El Bab'a ilerleyerek burayı alması oldu. Ayrıca Astana barış görüşmeleri de yine kontrolü dışında gelişen bir durum olsa da kontrolündeki güçlerle sürecini sekteye uğrattı.