Rant” sözcüğünün anlamı, “Bir mal veya paranın, belirli bir süre
içinde emek verilmeksizin sağladığı gelir”dir. Son yıllarda belki
de en çok duyduğumuz, manşetlere taşınan bu sihirli sözcük,
siyasette de gündemden düşmez. Milletvekilinin arsasının planı
değiştiriliyor, değeri aynı gün 40 kat artabiliyor. Rant
sağlayabilmek için bunun üç ayağı var: iş adamı, siyasetçi ve
bürokrat. Tabii ki sözümüz namuslu, dürüst siyasetçiye, işadamına,
bürokrata değil…
“Rant”ın en yaygın olduğu kent kuşkusuz İstanbul… Kararlar da 310
üyeli İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nde alınıyor. Meclis
üyelerinin 180’i AKP, 127’si CHP, 2’si MHP, 1’i de bağımsız üye…
TBMM’de AKP-MHP koalisyonu var ama MHP’li iki üye belediye
meclisinde AKP’nin isteklerine “evet” demiyor.
RANT BÖYLE BİR ŞEY
Kadir Topbaş’ın istifa ettiği hafta belediye meclisine bugüne
kadar kaç dosya havale ettiğini CHP’li Meclis Üyesi Hüseyin Sağ’a
sordum. İmar rantına karşı mücadelesiyle tanıdığımız Hüseyin Sağ şu
bilgileri aktardı:
“Belediye Başkanı havale etmeden belediye meclisinde herhangi bir
konu görüşülemez. Kadir Topbaş, meclise 7 bin 196 adet dosya havale
etmiş. Bunun yaklaşık 5 bin 400’ü İmar ve Bayındırlık Komisyonu’na
gelmiş. Anlamı imar değişikliği talepleridir.
CHP olarak görüşülen dosyadan bin 500’üne ret oyu kullandık. Çünkü
bunların şehrin menfaatine değil kişi ve şirket menfaatlerine uygun
plan değişikliği olduğunu gördük. Bunlardan 150’si hakkında dava
açtık. Dava harçlarını da CHP’li meclis üyeleri olarak cebimizden
veriyoruz. Her dava için yaklaşık 5 bin lira harcanıyor.”
Meclise havale ettiği dosya sayısından anlaşılıyor ki, Kadir
Topbaş’ın gündemi daha çok imar değişikliği… Oysa bu şehrin ana
sorunlarından birisine dönüşen ulaşım için ne yaptınız? Bakıyorum,
Ulaşım ve Trafik Komisyonu’na başkan 799 dosya havale etmiş. Deprem
ve Doğal Afet Komisyonu’na sadece 43 dosya göndermiş. Üstelik bu
dosyaların içeriğine baktığımızda önemli bir bölümünün protokol ve
yurtdışı gezileri olduğu anlaşılıyor. Falanca ülkeye gidip deprem
önlemleri yerinde görülecekmiş gibi…