F-16’ların Ankara üzerinde estirdikleri terör sürerken, Kayseri’den de birbiri ardına askeri nakliye araçları havalanıyor ve Türk hava sahasında farklı istikametlere doğru yol alıyorlardı. Tam 8 uçak havalandı.
Ardından bir ucunda Eskişehir’de anayasal çizgide duran BHHM, diğer ucunda Akıncı Üssü’ndeki darbe karargâhıyla işbirliği içinde hareket eden Kayseri’deki harekât merkezinin birbiriyle zıt talimatlar verdikleri bir mesaj yoğunluğu ve kargaşası ortaya çıktı.
BHHM ve ayrıca Ankara, Kütahya, Diyarbakır radarları, uçaklara “Bir an önce Kayseri’ye dönün” mesajı veriyorlardı. Pilotlar bu uyarı mesajlarını Kayseri’ye aktardıklarında, Üs Komutan Vekili Kurmay Albay Erhan Baltacıoğlu’nun kendi sesinden “Siz benim talimatlarıma göre hareket edeceksiniz, yolunuza devam edeceksiniz” emri geliyordu.
Kayseri’de bulunan Albay Baltacıoğlu, uçakları hedef meydanlara indirip komando birliklerini yükletip darbeye takviye kuvvet olarak Ankara’ya getirmek isterken, o akşam Eskişehir’de BHHM’ye komuta eden Kurmay Albay İsmail Üner de ne yapıp yapıp havadaki uçakların bu meydanlara inmesini önlemeye çalışıyordu. Hedeflenen nihai varış noktaları, Hatay, Denizli Çardak, Şırnak ve İzmir Adnan Menderes havaalanlarıydı.
*
Eskişehir BHHM, bütün hava meydanlarını arayarak bu uçakların inişine izin verilmemesini, ışıkların, pistin kapatılmasını söylüyordu. Askeri nakliye uçaklarının engellenmesi için valiler ve emniyet birimleri de devreye girmişti. Denizli’de darbeye direnen vatandaşlar Çardak Hava Meydanı’nın girişine kadar gelip 11. Komando Tugayı’na bağlı komando birliğinin alana girmesine engelleme yapacaktı. Kule de meydanın ve pistin ışıklarını söndürerek uçakların inişini engelleyecekti.