Haftalardır bir toz bulutunun içinde yol alıyoruz.
Üstümüzü de kaplayan tozu silkeleyerek önümüzü görmeye, yürümeye çalışıyoruz alacakaranlıkta.
Toz bulutunun içinde her gün yeni görüntüler beliriyor. Bu görüntülerin bir bölümü gerçeğin kendisi olarak karşımıza çıkıyor. Bazen ilk başta şüpheyle yaklaşıyoruz ama bir süre sonra biraz üstünü eşelediğimizde birden gerçeğin kendisi göz kırpıyor.
Şekillenen bazı görüntülerde ise anlatının gerçek olmadığını biliyoruz ya da tahmin edebiliyoruz. Derken her ikisinin birbirine karıştığı, gerçek olanla olmayanın iç içe geçtiği gri bir alanda buluyoruz kendimizi. Gerçeği nasıl ayırt edeceğimizi bilemiyoruz, zorlanıyoruz.
Ama bir konuda hiçbirimizin şüphesi yok. O toz bulutunun içinde saklı olan, henüz bilmediğimiz, açığa çıkmayı bekleyen, bizden gizlenen gerçeğin daha pek çok parçası var.
Bir türlü bütün parçaları bir araya getirip gerçeğin bütününü tamamlayamıyoruz.
Ve toz bulutu içinde hiç bitmeyen hesaplaşmaları izlemeye devam
ediyoruz.
.......