O sırada Başbakanlık’ın önünde bekleyen gazetecilerden biri olan Mete Akyol’un yıllar sonra Mehmet Ali Birand’ın “12 Mart” belgeseline anlattığına bakılırsa, basın kendisinin adaylıktan vazgeçirileceğinden emin görünüyordu. Akyol, bizzat kendisinin, Prof. Başgil’e bunu söylediğinde, hocanın şu dizeleri okuduğunu aktarıyor:
“Zulmün topu var, güllesi varsa/Hakkın da bükülmez kolu, dönülmez yolu var...”
ORGENERAL ÖZDİLEK: ‘SEÇİMDEN ÇIKACAK NETİCE BU MU OLMALIYDI’
Görüşme başladığında Tümgeneral Sıtkı Ulay, cumhurbaşkanlığı seçiminde Cemal Gürsel dışında başka bir adaya izin verilmeyeceğini söyledi. Prof. Başgil de bunun üzerine “15 Ekim’de milletvekilleri seçilmiş, milli irade tecelli etmiştir. Müsaade ediniz milletin vekilleri yarın toplansın, Meclis açılsın. Herkes elini vicdanına koyarak serbestçe reyini kullansın. Ekseriyeti kim kazanırsa makama o geçsin...” dedi ve ardından ekledi: