CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan’ın son New York gezisi sırasında ABD ile ilişkiler ve ardından dün başlayan Berlin ziyareti nedeniyle Almanya hakkında verdiği mesajları okuyunca, yeni bir durumla karşı karşıya olduğumuz sonucuna vardım.
Çünkü kendisinin söyledikleri, yaz boyunca ABD ile yaşanan kriz sırasında başvurduğu “Amerika bak...” diye başlayan, “Men dakka dukka...” diye devam eden sert söylemin bir hayli dışında.
Aksine Cumhurbaşkanı Erdoğan, artık her vesileyle “ABD ile stratejik ortaklığa” sahip çıkıyor, bu ortaklığın değerini vurguluyor, “Bugüne kadar pek çok badireyi atlatan stratejik ortaklığımız bu çalkantılı dönemin de üstesinden gelecektir” diye yapıcı bir üslupla konuşuyor.
Bu arada, “Kimi hususlarda belli bir anlayış birliğine varsak da...” deyip, anlayış birliğinin dışında kalan çözümü zor sorunlar arasında FETÖ ile PYD-YPG başlıklarını göstermesi, rahip Andrew Brunson meselesinin yakında aşılacağı yolundaki beklentileri güçlendiriyor.
*
Erdoğan’ın Almanya karşısındaki dili bundan çok farklı değil. Unutmayalım ki, geçen yıl Türkiye’nin bu ülkeyle de ilişkileri ciddi bir soğukluğun içine girmişti. Angela Merkel’in başında olduğu hükümetin Almanya’da AK Parti mitinglerine izin vermemesi yönündeki tasarrufu için Erdoğan’ın “Nazi uygulamaları” benzetmesini yapması, ilişkilerdeki kötüleşmeye damgasını vuran bir hadise olmuştu.
Oysa bir buçuk yıl sonra bu kez “Türkiye-Almanya ilişkilerini o eski sıcak dönemine yeniden taşımak istiyoruz” diyen bir Cumhurbaşkanı Erdoğan söylemiyle karşılaşıyoruz. Örnek vermek gerekirse, dün Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesinde yayımlanan yazısında şöyle diyor: