CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan dün Beyaz Saray’ın kapısından içeri adım atmadan önce Washington’da kendisini bekleyen tatsız bir sürpriz vardı. ABD’nin en saygın gazetelerinden The Washington Post, konuk yazar Fetullah Gülen’in “Artık Tanımadığım Türkiye” başlıklı bir yazısını yayımlamıştı.
Gülen cemaatinin devlet içindeki gizli yapılanması üzerinden en azından son 10 yıl içinde Türkiye’de tarihin akışına nasıl müdahale ettiğini bilmeyenler, Gülen’in bu yazısını okudukları takdirde onun ne kadar sıkı bir demokrat, üstelik “ılımlı laikliğe” bağlı bir şahsiyet olduğunu öğrenip bu yazdıklarından etkileneceklerdir.
Okuyanlar, Gülen’in 15 Temmuz darbe girişimine ne kadar kuvvetli bir şekilde karşı durduğunu da düşünebilirler. Tabii Gülen’in dizinin dibinde çok sık bağdaş kurmuş olan Adil Öksüz’ün 15 Temmuz gecesi Akıncı Üssü’ndeki darbe karargâhında olduğunu bilmeyenler için Washington Post’ta yazılanlara itibar etmekte bir mahzur olmayabilir.
Keza bir dönem cemaatçi polislerin Kürt barış sürecini engellemek için kalkıştıkları operasyonları bilmeyenler, Gülen’in dün Türkiye’deki Kürt vatandaşların “çaresizliğe itildikleri” yolundaki kaygılarının içtenliğini sorgulamak için de bir neden görmeyebilirler.
***
Burada karşımıza çıkan durum, aslında ABD’li karar vericilerin bir bölümü ve bazı kanaat önderlerinde uzun bir zamandır yerleşmiş olan ve Gülen cemaatinin Türkiye’de anayasal çizgi dışına çıkan faaliyetlerini görmezlikten gelen, cemaatin bu siciline at gözlükleriyle bakan zihniyetin bir yansımasıdır.