15 Temmuz darbe girişimi ile ilgili kafamı meşgul eden pek çok
sorudan biri, dönemin İkinci Ordu Komutanı Orgeneral Adem Huduti’ye
bu silahlı kalkışmada atfedilen roldür.
Orgeneral Huduti gerçekten bu darbe girişimine katıldı mı?
İddianamede ileri sürüldüğü gibi FETÖ’cü darbecilere yardım etti
mi? Yoksa 15 Temmuz’dan 16 Temmuz’a uzanan o gece, zaman kazanarak
ne olduğunu anlamaya çalışıp buna göre mi pozisyon aldı?
Dün Malatya Birinci Ağır Ceza Mahkemesi’nde Huduti’nin bir numaralı
sanık olarak yer aldığı İkinci Ordu Komutanlığı eksenindeki darbe
davasının başlaması, bu dosyayı incelemem için bir vesile
oluşturdu. Huduti’nin Başsavcılık’taki ifadesini, iddianamede
kendisine yöneltilen suçlamaları ve nihayet dün kendisinin yaptığı
üç saatlik savunmayla ilgili haberleri okudum. Sonuçta şu
gözlemleri yapabilirim:
Öncelikle, Adem Huduti FETÖ’cü değil. Kendisinin 43 yıllık askerlik
kariyerinde bu cemaatle örgütsel hiçbir ilişkisi olmamış. Zaten
Savcılık makamı da bu örgütün üyesi olduğu yolunda bir suç isnat
etmiyor kendisine. “FETÖ/PDY üyesi olmamakla birlikte örgüt adına
suç işleme eylemine uyan” fiillerde bulunmakla suçlanıyor Huduti.
Başsavcı Ergül Yılmaz ve Başsavcıvekili Mehmet Badem, buradan
hareketle Huduti’nin “cebir ve şiddet kullanarak” A) anayasal
düzeni, B) TBMM’yi ve C) hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs
suçlarından Türk Ceza Kanunu’nun farklı maddelerince topluca
cezalandırılmasını talep ediyor.