İçinden geçmekte olduğumuz günlerin Suriye eksenindeki gelişmelerine kısaca bakalım.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya lideri Vladimir Putin
ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani bugün Ankara’da bir araya
gelerek Suriye’nin geleceğini masaya yatıracaklar.
Üçlü zirve, varılan uzlaşı çerçevesinde Şam’ın yakınlarındaki Doğu
Guta’dan otobüs konvoylarıyla yola çıkan muhalefete bağlı silahlı
gruplar ve ailelerinin partiler halinde kuzeyde İdlib’e ve
Türkiye’nin kontrolündeki Cerablus’a vardığı ya da varmak üzere
olduğu bir zaman kesitine denk düşüyor.
Bütün bu gelişmelerin tam ortasında Türkiye’den bir askeri heyet
önceki gün İdlib bölgesinin güneyinde sahada keşif çalışması
yapıyor ve dün Putin’in Ankara’ya ayak basmasından kısa bir süre
sonra Türk Silahlı Kuvvetleri’nin İdlib’de sekizinci gözlem
noktasını kurduğu açıklanıyor.
Bunların hepsi birbiriyle yakından ilişkili, iç içe geçmiş olan ve
büyük Suriye fotoğrafını tamamlayan gelişmeler.
Birincisiyle başlayalım. Bugün yapılacak olan üçlü zirve,
Türkiye-Rusya-İran üçlüsünün Suriye’nin geleceği konusunda geçen
yıl başlattıkları Astana sürecinin geldiği en son aşamayı
gösteriyor. Bu sürecin en önemli sonuçlarından biri Suriye’de
rejimle muhalifler arasında ateşkesin uygulanacağı dört ayrı
çatışmasızlık bölgesinin ilan edilmiş olmasıydı. Bunlardan biri,
doğrudan Türkiye’nin sorumluluğuna havale edilmiş bulunuyor:
İdlib...
Türkiye, İdlib’de kurduğu askeri gözlem noktaları ile (1) numaralı
çatışmasızlık bölgesinde ateşkesin denetim görevini üstleniyor.
...