Tek tek isimlerini vererek anlattı. Biri ABD’nin güneyinde Florida eyaletinde Miami’ye yerleşmişti; ikincisi Chicago’ya... Üçüncü arkadaşı, bir yolunu bulup Nebraska eyaletine gitmişti. “Nebraska’nın Amerika’da nerede olduğu hakkında hiçbir fikrim yok abi...” dedi. Ben de “Amerika’nın iç taraflarında bir yer” diye karşılık verdim.
Yaşı henüz otuzlarında olan eğitimli bu gençleri ülkelerini terk ederek, elde bavul Amerika’ya gidip yeni bir hayata başlamaya iten nedir ki?
Bu genç arkadaşımdan duyduğum göç hikâyelerinin benzerlerine çok sık kulak misafiri oluyorum son zamanlarda. Satın almak üzere ev bakmak için İspanya’ya, Yunanistan’a seyahat edenlerin sayısında ciddi bir artış var.
*
Önceki gün BBC’nin web sitesinde karşıma çıkan bir haber bu sohbetin tam üstüne geldi. “Türkiye’nin beyin göçü” başlığını taşıyan haberin içine gömülü fotoğraf, bir odada kitapların yerleştirilmiş olduğu bir sürü kutunun başında duran sakallı uzun saçlı bir adamı gösteriyordu.
O adam bu ülkenin yetiştirdiği değerli bir entelektüel olan Bilgi Üniversitesi’nin hocalarından Bülent Somay’dı.