Beyin, bedenimizin kumanda merkezidir. İşitme, görme, tad ve koku alma, dokunduğumuzu hissetme, hareket etme, kalbin çalışması, nefes alma gibi hayati fonksiyonların tümünü beynimiz gerçekleştirir. Ayrıca hormonlar üreterek vücudun ihtiyaçlarına göre çok hassas düzenlemeler yapar ve biz bunlardan haberdar bile olmayız.
Beynimiz hiçbir zaman bütünüyle dinlenme içine girmez. Uykuda bile çalışmasını sürdürür. Zira uyurken de nefes alırız, kalbimiz atar, iç organlarımız çalışır, vücut ısımız düzenlenir, karaciğer iki binin üzerindeki görevlerini yapmayı aralıksız sürdürür. Kanımız böbreklerden süzülür, idrar torbamız dolar, beynimize giden sinyal bizi sabah erkenden uyandırır. Kısacası, biz uyurken bile beynimiz hiç durmadan vücut makinemizin aksamaması için Rabbimizin yarattığı fıtrat üzerinde çalışır.
Ortalama ağırlığı 1400 gram olan ve ancak kafatasımızın içini dolduracak büyüklüğe sahip beynimizdeki sinir hücrelerinin (nöron) sayısı yaklaşık 100 milyardır. Hepsi ayrı birer görev üstlenen bu hücreler sayesinde biz hareket eder, hisseder, işitir veya görürüz. 100 milyar nöron hayatımız boyunca üstlendikleri görevleri hiç aksatmadan eksiksiz olarak yerine getirirler.
Sinir hücreleri beyindeki temel ünitelerdir. Sinapslarıyla iç bağlantıyı oluşturan çerçeveyi ortaya çıkarırlar. Böylece bir sinir hücresi diğeriyle, o da yeniden öbürüyle bağlanmış olur. İnsan beynindeki bu bağlantıların sayısı sonsuza yaklaşır. Bağlantıların uzunluğu ise 800 bin kilometreyi bulur.
BİLGİSAYARLAR
Yapay zekâ denilen bilgisayarlar, insanın geleceğini etkileyen fikirlerin ön sırada gelenidir. Bazı düşünürler gelecek zamanın “İnsanların makinelere boyun eğmesine yol açacağına” inanmaktadır. Yapay zekâ üzerine araştırma yapan bilim adamları ise “bu tür saçmalıkları” hemen yalanlamaktadır. Bu konuda David S. Touretzky şöyle yazmıştır: “İnsan beynine eşit makinelerin yapılabileceğini varsayarsak, insan beyninin bedeninin görevini anlamada benzersiz olduğunu da dikkate almamız gerekir.”