Bilim, ortalama olarak 20’li yaşların başında insan beyninin gelişiminin durduğunu söylemekteydi, ta ki nöroplastisite (esneklik, elastikiyet) kavramı keşfedilinceye kadar.
Nöroplastisite terimi; beynin veya sinir hücrelerinin (nöron) esnekliğini ve değişebilir oluşunu sağlayan ve her biri kendi kompleks (karmaşık) mekanizmaları içeren birçok durum ya da olguyu tanımlamak için kullanılmaktadır.
Nöroplastisite; gelişim, öğrenme, büyüme, yaşlanma, bozulma, hasarlanma, iyileşme, tedavi, terapi ve rehabilitasyon gibi farklılaşmaların yaşandığı tüm süreçlerde ortaya çıkan değişim ve düzenleme mekanizmalarının yönlendirdiği tüm ‘yeni’ veya ‘yeniden’ yapılanmaları kapsar.
Gerçekten de vücudumuzdaki en değerli organımız olan beynimizin kendini yenileyebilme ve değiştirebilme özelliğinin olması, insanoğlu için Rabbimizin paha biçilemez nimetlerinden bir tanesidir. Evet, beyin hücrelerimiz belki çoğalamıyor ancak nöroplastisite özelliği ile değişim ve gelişim gösterebiliyor.