01.06.2019 tarihinde Haliç Kongre ve Kültür Merkezinde Sayın Cumhurbaşkanımızın katılımı ile MİLLİ İRADE toplantısı gerçekleştirildi. MİLLİ İRADE toplantısına şehrimizin dernek ve vakıf başkanları ile kanaat önderleri katıldı.
Yaklaşık 750 civarındaki katılımcı sözlü veya yazılı olarak temel meseleleri Cumhurbaşkanımıza bizzat ifade ettiler. Aile politikalarının hataları yönlerini, İstanbul Sözleşmesini ve 6284 sayılı yasayı eleştiren bir katılımcının konuşması defalarca büyük alkış ve tebrik aldı. Bu konuşmanın üzerine söz alan bir kadın derneği temsilcisi avukat hanım; İstanbul Sözleşmesi’nin arkasında olduklarını söyleyerek savunmaya kalktığında büyük bir protesto ile yuhalandı. Sayın Cumhurbaşkanımız topluluğu sakinleştirerek “İSTANBUL SÖZLEŞMESİ NAS DEĞİLDİR” sözünü sarf ederek protestolarının haklılığını ve sözleşmenin kaldırılabileceğini ifade etti.
Bu yazımızda protestolarla karşılanan bu sözleşmenin kapsamından söz etmek istiyoruz:
Türkiye, Avrupa Konseyi (İstanbul) Sözleşmesi’ni 11 Mayıs 2011tarihinde imzalamış ve 14 Mart 2014’de onaylamıştır.
Bulgaristan, Hırvatistan ve Macaristan’da reddedilen; Almanya’da çekincelerle ancak 2018 yılında kabul edilen sözleşmeyi, Rusya Federasyonu ise mahzurlu gördüğü için vazgeçme aşamasında bulunmaktadır. İşte bu zehirli meyve/İstanbul Sözleşmesine ilk imzayı (stratejik derinlik iddiasında olan) Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu gururla attığını açıklamıştır. İstanbul Sözleşmesi dayanak tutularak (Ahmet Cevdet Paşa ve Mecelle’ye dil uzatan, İslam Hukuku yoktur diyen) Prof. Dr. İzzet Özgenç tarafından 6284 sayılı yasa olarak hazırlanmıştır.