Gördüğümüz öyle olaylar var ki muhakkak ibretle bakmak, dersler çıkarmak ve hayatımızı ona göre düzenlemek şart diye düşünüyorum. Sadece karşılaştığım iki olaydan bahsedeceğim.
Biri 28 Şubat döneminin kudretli kişilerindendi. Zamanının itibarlı bir gazetesinin yazarıydı. Yazıları olay olurdu. O dönemin etkili ve yetkili zevatı onun yazdıklarını dikkate alır, inananlar üzerinde baskılarını ve kötülüklerini artırırlardı. O ise adeta bir güç zehirlenmesine girmiş gibiydi. Kendine gelen aşırı güven ile o dönemde, çocuklarının muhalefetine rağmen, karısını da boşamış ve genç, güzel bir hanım almıştı. Üstelik yazarı olduğu gazetede yeni eşinin de yazar olmasını sağlamıştı.
Mal mülk ediniyor, geziyor, yiyor ve genç eşiyle hayatın tadını çıkarıyordu. Yaşlılık ve ölüm aklına bile gelmiyordu.
Ancak tabi aradan yıllar geçti. Haramzadelerin dönemi bitti, bu tiplerin pabucu dama atıldı. Artık yazılarına kıymet veren yoktu, zaten yazmaya devam ettiğini bilen ve onu takip eden de pek kalmamıştı. Kısacası medeni ölü durumuna...