Sosyal medyadaki takipçi sayısının dizide başrol oynamak için geçerli ve yeterli bir kriter olduğunu biliyor muydunuz? Türkiye ikinci güzeli seçildikten sonra sosyal medyadaki takipçi sayısının etkisiyle başrolü kapan ilk oyuncu Gizem Karaca. 2011 yılında Türkiye ikinci güzeli seçilen Gizem Karaca’ya, Miss World yarışmasına katılmak üzere Londra’ya gitmeden önce Twitter’dan yağan destek mesajları Armağan Çağlayan’ın dikkatini çekince, Eve Düşen Yıldırım dizisinin başrol oyuncusu olarak sektöre adımını attı. Güzellik yarışmasına katılmadan önce Muhteşem Yüzyıl’da dört bölüm figüran olarak yer almıştı. Güzelliği ya da yeteneğiyle geçiş yapamadığı dizi dünyasına takipçi sayısıyla geçiş yapan ilk kişi oldu Gizem Karaca. Oyuncuya özel karakter, oyuncuya özel senaryoya daha öncesinde rastlamıştık ama takipçi sayısının dizide başrol oynamak için yeterli kriter sayılması bir ilkti, devamı da geldi. Sosyal medya sonrası dizilerin başarısı fan kulübü sahibi, takipçi sayısı yüksek oyuncuların başarı hanesine yazılmaya başlandı. Adını Feriha Koydum‘dan sonra Hazal Kaya için benzer yaklaşımla hızlıca kotarılan A.Ş.K ise yapımcısına hayal kırıklığı yaşattı. Nerede o fanlar, neden ekran başında değiller sorusu soruldu, fanlar reyting paneline dahil değil cevabıyla olay çözüme kavuşturulmuş gibi olsa da fan rüzgarı başrol oyuncularının seçiminde rol almaya devam etti. Gizem Karaca örneğinde olduğu gibi kişiye hayranlıkla başlayan fan kulüpleri bazı örneklerde karaktere hayranlık olarak başladı. Sessiz sedasız oynadıkları, karşılıksız aşkın pençesindeki karakterlerle kimsenin dikkatini çekmeyen Barış Arduç ve Hande Erçel duruma verebileceğimiz en taze örnekler. TRT dizisi Hayat Ağacı’nda; kuzenini kıskanan, karşılıksız aşkla mücadele eden problemli karakteri oynarken kimsenin dikkatini çekmeyen Hande Erçel’in yıldızı Güneşin Kızları dizisi ile parladı. Netameli bir hikayeydi Güneşin Kızları. Yönetmenin karakterleri ve hikayeyi başarıyla okuması, oyuncuları yönlendirmesini...