Avrasya Dayanışmasını tetikleyen etken, başında ABD’nin bulunduğu emperyalist sistemin saldırganlığının Avrasya ülkelerini karşı karşıya bıraktığı zorunluluklardır. Dünya, bu dayanışma sayesinde çok kutuplu bir nitelik kazanmıştır. Çok kutupluluk, insanlığın emperyalist sistemi aşan yeni bir uygarlığa yönelmesi açısından olumlu bir zemin yaratmaktadır. Hedef küçültmek zorunda kalan ABD, Ezilen-Gelişen Dünyanın ülkelerini bütünüyle emperyalist sisteme tabi kılmanın olanaksızlığı karşısında, çabalarını bu ülkeleri sistem içinde tutma üstüne yoğunlaştırmıştır. Çünkü emperyalist sistem açısından en büyük tehdit, insanlığın emperyalist sisteme alternatif oluşturan yeni bir toplumsal sisteme yönelmesidir.
AVRASYA ÇEŞİTLİLİĞİN COĞRAFYASIDIR
Avrasya ülkeleri arasında milletleşme sürecinde ulaşmış oldukları düzeyler açısından önemli farklılıklar vardır. Onun için emperyalizmin bu coğrafyadaki etkisinin kırılmasıyla yükselecek bir toplumsal atılım dalgasına katılım da, değişik ülkeler açısından farklılık gösterecektir. Ancak böyle bir atılımın emperyalist sisteme karşı bir alternatifi daha da belirginleştirmesi, önde gidenlerin geriden gelenleri ileri çekmelerini sağlayacaktır. Onun için Avrasya’nın çeşitliliği, ortak bir devrim programını olanaksız kılan değil, bu program doğrultusunda her ülkenin kendine özgü bir yol izlemesini gerektiren bir etkendir.