Sivas’ın yanık bağırlı aşıklarından Abdullah Papur bir türküsünde yâre şöyle seslenir :
“Yar aramızı da bir bozan var,
Sizin köyde mi, bizim köyde mi”
Memleketin her alandaki ahvali türküdeki gibi. Herkes herkesle kavgalı, barışık olmaya çalışanlar bile kavgalı, çünkü herkes önce kendisini ilgilendiren konuların, dertlerin vs.nin çözülmesini istiyor. Varsa yoksa kendi önceliklerimiz.
İşin özü, sanki Maslov’un ihtiyaçlar hiyerarşisindeki ilk basamaklarında yatıyor. Fizyolojik ihtiyaçlar ile güvenlik ihtiyacımızı bir türlü gerçekleştiremediğimiz için diğer aşamalara geçemiyoruz. Temel ihtiyaçlarımızı karşılama problemini aşamadığımız için de ülkemizde adı konmamış bir “gücü gücü yetene” kanunu geçerli.
Geçenlerde bulunduğumuz şehre önemli bir isim geldi. Güzel de şeyler söyledi ama onu dinlerken verdiği o güzel mesajların peşinden neden mesela temsil ettiği camianın ve de kendisinin mülakat adı altında yapılan torpillere ve adam kayırmacılığa ses çıkarmadığını da düşünmeden edemedim. Hak, hukuk, adalet, ibadet derken acaba bu tür problemler ilgi alanımıza girmiyor mu?...