Slogan ve özlü sözlerin arkasına gizlenmek hoşumuza gidiyor ne de olsa bunların gerçeklikle bir bağının olup olmaması çok önemli değil. Dert mana olmayınca manzara güzel oluyor. Eğitimli-eğitimsiz, donanımlı-donanımsız hepimiz bu çarkın içinde T. Hobbes’un “İnsan insanın kurdudur” sözünü doğrulama derdindeyiz. Ahlak ise sadece bir maske… Bir dostun Twitter’daki ironi amaçlı beğenisi beni derin düşüncelere sevk etti. Beni üzen ise paylaşımın ardında yatan görünürdeki aşırı özgüvenin kâğıttan bir kaplana benzemesi idi. Aslında içten içe ne denli savunmasız olduğumuzu ifşa ediyordu… Dahası biz Müslümanların din adına din ile bağımızın sığlığına bir işaretti. Söylediklerimizi hayatla yüzleştirmekten korkan ve sloganların arkasına saklayan beyhude bir çaba… Sağdan sola entelijansiyamızın (?) muzdarip olduğu bir araz. Öyle ki kendi kurduğumuz zindanlarda esir olduğumuzun bile farkında değiliz. Bu nedenle de hem gerçeklerden kopuk hem de düşünce dünyalarımızı ciddi bir tenkitten geçirmeye hazır ve razı değiliz.