Amasra’da yaşanan maden faciasının ardından yazmak gerçekten çok zor. Birincisi; kim ne derse desin, isterse devlet oraya tüm kadroları ile yığılsın, Diyanet sabır telkin etsin, kim ne yaparsa yapsın üç beş gün sonra oradaki insanlar tek başlarına kalacak ve acılarını daha da derinden hissederek yaşayacaklar.
Bir millet devletini başına bir şey gelmeden önce yanında hissettiği zaman kendisini güvende hisseder ama bizde ne hikmetse bu anlayış bir türlü oturmadı. Ağızları açıldı mı Türkçülüğü elden bırakmayan anlı şanlı zevat bile binlerce yıllık Töre’den habersiz Törenin sadece devlete itaat etmek olduğunu sanıyor. Halbuki o bahsettikleri Töre’de devlete katıksız itaat yoktur tam tersi şartlı bir teslimiyet vardır ama nedense bu halka bu unutturulmuştur. Hem de bizzat meslektaşı olduğum tarihçiler tarafından.
İşleri güçleri Osmanlı güzellemesi olan bir takım zevat, halkı ezilecek böcekler olarak gördükleri için -kendilerini bunun dışında sanmaları ise daha büyük gülünçlük- genelde iç isyanları hep devletin gözü ile nakletmiş ve devletin gözü ile değerlendirmiştir. Bu alışkanlık Osmanlı için de Cumhuriyet için de geçerlidir. İşin bir ucunda devletin bulunduğu her...