TİKA açılış töreninde konuşan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın şu sözlerini bu yazı için ayırdım:
“Bazı köşe yazarlarını görüyoruz, ‘ecdat’ dediğiniz zaman bozuluyorlar, çünkü bunlar köksüz, cibilliyeti bozuk! İstanbul’da Boğazkesen Hisarı yani bugünkü Rumeli Hisarı… Ecdâdımız buraya güzel bir mescid inşa etmiş. Büyükşehir Belediye Başkanı iken bunu yapmak istedik ama yargı ile boğuşmadan dolayı sonucu yapamadık. Geriye sadece minare kaldı. Allah’tan minaresi kaldı, yoksa ‘Burası cami değil’ diyecekler. Sonra tiyatro ve konser alanı olarak kullanılıyordu. Sonunda aslına uygun haline getirilmeye başlandı. İnşaat şu an sürüyor, inşallah bayrama yetişecek. -Yapanlardan Allah razı olsun.- Bakıyoruz bir ödül töreninde sanatçı olduğu iddiasında bulunan (birileri) ‘Biz buraya bunu yaptırtmayız!’ diyor siz kimin bağından kimi kovuyorsunuz ya. Paralel yapı gazetesi de tam sayfa haberle buna destek veriyor. Bu iki kesim Gezi olayları sırasındaki gizli işbirliklerini artık alenen gösteriyorlar. Hâle bak! Geçmişine sahip çıkmayanın geleceği olamaz.”
Ben Recep Tayyip Erdoğan’ın bu halini seviyorum; Doğru bildiğini, inandığını, komplekse girmeden, en kestirme yoldan söylüyor.
Yürekten konuşuyor ve yüreklere hitap ediyor.
Dilerdim ki, bunları dillendiren “niceleri” olsun!..