FETO, vatandaşa korku salmak için 14 Ağustos’ta “deprem” olacağından bahsetmişti.
Olmadı.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, “Bunlardan her şey beklenir” derken, ABD’yi işaret ediyordu.
Bu 14 Ağustos’ta olmadı.
Bir dahakinde olabilir, ABD’den her şey beklenir, fay hatlarını hareketlendirmek Amerikan teknolojisinin yapamayacağı iş değil.
Yapabilir.
Ya bak, bunları yazarken aklıma ne geldi:
Geçtiğimiz aylarda Furkan adlı dergi bizim yıllar evvel kaleme aldığımız bir yazıya dikkat çekmişti.
Çok ilginç…
Yarın 17 Ağustos Marmara depreminin yıldönümü malûm; bizim o yazı korkunç depremden kısa bir süre sonra Akit’te yer bulmuş idi.
O günlerde, Furkan dergisinin Marmara Depremi öncesinde basılmış sayısı gönderilmişti bana.
Marmara Depremi olmadan evvel bastığı sayıda, Gölcük merkezli müthiş bir depremi işaret ediyordu dergi, iki koca sayfa…
Başlıkta da “Zilzal” suresi, “Zelzele” yani!
Gölcük’te sıra dışı olayların meydana geldiğini, askeri araçların kapılarının kendiliğinden açılıp kapandığını, komutanların meçhul varlıklar tarafından dövüldüğünü haber veriyordu dergi.
Depremi duyuruyordu, “Zilzal” başlığı ile.
Yazılanları okuduğumda, gazetecilik refleksiyle “Numara olabilir mi?” diye düşündüm;
“Sonradan mı basmışlardı bu dergiyi, nasıl bilmiştik mi yapıyorlardı?..”
Türkiye’nin gündeminde depremin D’si bile yokken, bunu nasıl bilmişlerdi?
Olamaz mıydı yani, depremden sonra eski tarihli bir dergi basıp bize göndermiş ve bizi keleğe getirmek istemiş olamazlar mıydı?