Dağlıca’daki askerlerimizi katleden terör örgütü Iğdır’da da polislerimize kıydı.
Selahattin Demirtaş bunun sinyalini paralel yapı ile PKK terör örgütüne kucak açan Almanya’dan vermişti zaten, “Askerleriniz de, polisleriniz de yenildi, yenilmeye devam edecek!!!!” demek suretiyle.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın dün hatırlattığı üzere bunların “kadın” eş başkanları da sırtlarını terör örgütlerine dayadıklarını ilân etmekte sakınca görmemişti.
Demirtaş’ın 6-7 Eylül olayları öncesinde “sokağa dökülme” çağrısı yaparak 50’den fazla vatandaşımızın katledilmesine zemin hazırladığını da hatırlayalım.
Öncelikle…
Bu tür tavırlara “muz cumhuriyetlerinde bile” tahammül edilemeyeceğini belirtmek isteriz.
Anayasa maddeleri ve kanunlar her vatandaşa eşit olarak uygulanmıyorsa o memleketin çivisi çıkmış demektir!
Şu veya bu gerekçeyle böyle meydan okumalara göz yuman devlet, kurallara sadık vatandaşlara haksızlık etmiş olur!
Bir trafik cezasını ödemediği için kredi kartına, hesabına haciz koydurduğunuz vatandaş, terör örgütü ve uzantılarına gösterilen “hoşgörü”ye baktıkça devletinden soğur!
Ellerine çatapat bile almayan partileri kapatılmış Nizam, Selamet, Refah ve Faziletlilerle, kapatılmanın kıyısından dönmekle birlikte “mahkûm edilmiş” masum, mazlum AK Partililere bu durumu nasıl izah edeceksiniz?