Ankara Demetevler'de, mahalle “sâkin”leriyle, Suriyeli Arap ve/veya Türkmenlerin (Rivayet muhtelif, ırkın da önemi yok) ufak çaplı bir kavgaya tutuşmasına eşlik eden sosyal medya paylaşımları tüyler ürperticiydi.
Ankara'da bir Suriyeli mültecinin 5 yaşındaki kız çocuğuna tecavüz ettiği, Suriyelilerin Türkleri öldürdüğü yönündeki iddialar malûmunuz…
Ankara Valisi Ercan Topaca, bu tür iddiaların asılsız olduğunu açıkladı.
Bir gün sonra da İçişleri Bakanlığı Basın Merkezi'nden Suriyeli misafirlerimizi birer “suç makinesi” gibi gösteren “provokatör”lere dikkat çekildi.
Açıklamanın özetine bir göz atalım:
“Suriyeli misafirlerimizle gerek kendi aralarında gerekse vatandaşlarımızla zaman zaman yaşanan gerginlikler son günlerde çarpıtılarak, abartılarak toplum içinde infial yaratacak bir dille aktarılmakta; misafirperverlik ve ensar ruhuyla bağdaşmayacak şekilde, başka bir boyuta taşınmak istenmekte; bu konu bir fitne, nifak ve iç siyaset malzemesi haline getirilmeye çalışılmaktadır.