Serdar Tuncer Yeni Şafak Gazetesi

Neden böyle oldu -2

Geçen haftaki yazımızda “Neden Böyle Oldu” başlığıyla bir yazı kaleme almış ve Sayın Erdoğan’a verilen oylarla parlamento seçimlerinde AK Parti’ye verilen oylar arasındaki 10 puanlık...

05 Temmuz 2018 | 1.098 okunma

Geçen haftaki yazımızda “Neden Böyle Oldu” başlığıyla bir yazı kaleme almış ve Sayın Erdoğan’a verilen oylarla parlamento seçimlerinde AK Parti’ye verilen oylar arasındaki 10 puanlık farkın nereden doğduğunu sahadaki gözlemlerimiz ışığında tahlil etmeye çalışmıştık. Bu farkı doğuran sebepleri özetle; AK Parti devleti algısı, AK Parti cemaati algısı, AK Partili olmazsan olmaz düşüncesi, torpil, rüşvet iltimas ve nemalanma iddiaları başlıkları altında irdelemeye çalışmıştık. Söz verdiğimiz üzere kaldığımız yerden devam ederek bir kaç hususu daha dost nazarıyla hatırlatıp işin MHP’ye bakan yönünü ele almaya çalışalım.

Geçen haftaki yazımıza verilen tepkilerden bahsederek başlamayalım söze. Ne sosyal medyada yapılan yorumlarda ne gönderilen e-postalarda ne de yazıyı yorumlamak için açılan telefonlarda bir tek kişi bile çıkıp da; “Bu yazdığın böyle değil, aslında şöyle” diyerek itiraz etmedi. Bu ilginç çünkü yorum yapanlar ekseriyetle AK Parti’ye gönül vermiş kimseler, bizzat görüştüklerimin bir kısmı ise AK Parti içinde görev yapan kişilerdi. Üstelik “neden şu konuya değinmedin”, “ama bak böyle bir mesele daha var, bahsetmemişsin” diyenlerin haddi hesabı yok. Buradan anladığım şudur: İnsanımız, ülkenin geldiği noktadan memnun ama tereddütlü, gidişattan endişeli ama itimat içinde, geleceğe dair umutlu ama kaygılı. Memnuniyeti, itimadı ve umudu geriye dönük AK Parti’den bilen Anadolu irfanı; geleceğe dair tereddüt, endişe ve kaygıyı da AK Parti’nin hesabına yazıyor.

Özün özü halinde 7 Haziran seçimlerinden önce bir AK Parti kurmayı dostumuz ile görüşmemizde sarf ettiğim cümleler el’an geçerli ve % 10’luk farkı izah sadedinde ipucu veren bir kanaate bürünmüş durumda. O dostum, bu seçimde ne yapacaksın diye tebessümle karışık sorduğu vakit, demiştim ki: “Siz, size oy vermeyelim diye uğraşıyorsunuz ama biz sizi dinlemeyeceğiz, yine size oy vereceğiz.” Mesele buncağızdan ibarettir.

Peki, neden böyle?

Cevap aramaya üstte özetlediğimiz başlıklara devam mahiyetinde başlamanın vaktidir.

Adalete güvenin zedelenmesi

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Merhabaya muhtacız 04 Aralık 2021 | 198 Okunma Aman ha! 12 Eylül 2019 | 809 Okunma Hangi mahkeme? 05 Eylül 2019 | 499 Okunma La bu din n’etti size? 29 Ağustos 2019 | 1.266 Okunma Kebapçı tayfa 22 Ağustos 2019 | 878 Okunma