Peşinden kalben şöylece niyaz eylense pek güzel olur: Ya Rabbi! Orucu sen emrettin, ben tutmaya gayret ediyorum ama acizim, bilmem, güç yetiremem. Peygamber Efendimiz başta olmak üzere sevdiğin kulların oruçlarını nasıl tutuyorsa bana da öylece oruç tutmayı nasip eyle. İmsaktan iftara kadar geçen vakitlerde razı olduğun kullarının hâli nasılsa benim hâlimi de onlar gibi eyle. Orucumun katında kabul edilmiş oruçlar gibi olması için bana yardım et. Bu niyeti gün içinde de ara ara hatırlayıp kalbimizi yoklamalı: Kavlimiz üzere misin ey kalbim? Peşi sıra kalplerin sahibine yönelerek niyaz etmeli: Yardımını esirgeme, lütuf buyur ki emrettiğin üzere kalabilsin ahvalim...
2. Kur’ân-ı Kerim okumalı. Bütün oruçlu müsait vakitleri Kur’ân-ı Kerim okumakla tezyin etmeli. Özellikle sabah namazını kılmadan evvel ve ikindi namazının akabinde mutlaka okumalı. Kişinin Rabbiyle konuşur gibi okuması emredilmiş, hatta kalbiniz takat getiriyorsa, ayetler o an size iniyor gibi okumanız... Okuma bilmeyenler mukabele dinleyebilir, tefsir okuyabilir, bildiği sureleri ezberden tekrar edebilir. Unutmayalım, Allah dostları ramazan-ı şerif boyunca zaruri ihtiyaçlar dışındaki bütün vakitlerde Kur’an-ı Kerim’le meşgul oluyorlar, muhtemel ki bir bildikleri var.