Amerikan başkanlık seçiminin olası sonuçlarını bugüne kadar
çoğunlukla siyasi boyutuyla konuştuk, tartıştık. Ancak ABD gibi bir
süper güçte yaşanacak ekonomik model değişimlerinin Türkiye de
dahil her ülkeyi direkt etkilememesi mümkün değil tabii ki.
Türkiye bence Amerika’dan gelebilecek siyasi etkilerden çok
ekonomik etkilere karşı daha kırılgan, daha duyarlı. Bu nedenle
salı günkü seçimin olası sonuçlarının ekonomiye etkileri hakkında
şimdiden düşünmeye başlamak gerekiyor.
DONALD TRUMP SEÇİLİRSE
Uzmanlar, analistler Trump’ın başkanlığındaki bir Amerika’nın
korumacı ekonomi politikaları uygulayacağını söylüyor. Bu durumda
dolar kurunda düşmeler yaşanması büyük ihtimal.
Kur artışlarından rahatsız olan Türkiye açısından bu gayet tabii ki
güzel sonuçlar doğurabilir. Ancak Amerikan korumacılığının global
ticarete vuracağı darbelerin bizi nasıl etkileyeceğini ise iyi
hesaplamak gerekiyor.
HILLARY CLINTON SEÇİLİRSE
O zaman uygulanacak büyümeci politikalar nedeniyle hisse senedi
fiyatlarında artışlar olması bekleniyor. Hillary ayrıca altyapı
inşaatlarına, köprülere, tünellere, yeni yol yapımlarına özel önem
verecek. Türkiye’nin özel uzmanlık alanı sayılabilecek bu tür
yatırımların uluslararası rekabete de açık olup olmayaca- ğını
dikkatle takip etmek gerekecek.
NEFRET CEPHESİ SAVAŞTA
Clinton’lara düşman olan nefret cephesi, seçime iki gün kalmasına
rağmen faaliyetlerini tam gaz sürdürüyor.
Hillary Clinton hakkında lezbiyen aşk iddiası merkez medyaya
taşınmadı, ama bu insanların aktif olduğu sosyal medya bu iddiayla
çalkalanıyor.
Daha önce Bill Clinton’ın kendisini iğfal ettiğini söyleyen bir
kadın, “Clinton’ların kızı Chelsea’nin aslında onların kızı
olmadığını, asıl babanın Webster Hubbell adlı başka bir adam
olduğunu” anlatan bir kitap yazdı.
“Clinton Cash” adlı bir kitap çıktı.
Yazarı Peter Bchweizer olan bu kitapta Clinton’ların tüm yasadışı
para hareketleri inceleniyor. Kitap bu nefret cephesine yakın tüm
televizyon kanallarında tartışılıyor.