Dünyanın her yerinde olaylar aynı gelişiyor. Kendilerinin İslam adına hareket ettiği iddiasıyla ortaya çıkan bazı insanlar, masum insanların ölmesine, acılar çekmesine yol açan eylemler yapıyor.
Sonra olayın olduğu ülkenin önde gelenleri çoğunlukla ülkenin Müslüman büyüğünü de yanlarına alarak “Bu insanların İslam ile alakası yok, İslam barış dinidir, kardeşlik ve sevgi öğretir. Bu olayların İslam ile hiçbir alakası yok” diyor.
Müslüman olsun Hıristiyan olsun her ülkede bu senaryo aynen yaşanıyor ve her seferinde bu laflar konuşulduktan bir süre sonra İslam adına hareket ettiğini söyleyen başka bir terör eylemi daha yaşanıyor.
BİZİM SÖYLEMEMİZ YETİYOR MU ACABA?
Evet ben de bütün kalbimle katılıyorum bu insanların İslam’la ilişkileri olmadığına. İslam’ın barış, kardeşlik dini olduğuna, ama benim, sizin buna bütün kalbimizle inanmamız yetiyor mu acaba?
Şunu da görmeliyiz: Ortada bir sorun var, bunu yok farz ederek yaşayamayız.
Özellikle son yıllarda İslam adına insanlara çok acı çektirildi, insanlar öldü ve öldürüldü.
Bizler İslam’ın ne kadar barış ve kardeşlik dini olduğunu anlatsak da bu insanların yaptıkları bizim lafımızın unutulmasına, göz ardı edilmesine yol açıyor. Birilerinin cesaretle ortaya çıkıp bu sorunun gözünün içine bakarak vahşet ve terörün bu dini tanımlayamayacağını, onu bağlamadığını tüm dünyaya anlatması ve tüm dünyayı da ikna etmesi gerekiyor. Bunun nasıl yapılabileceğinin koşullarına baktığımızda umudun bir tek Türkiye ve Recep Tayyip Erdoğan’da olduğu net olarak görülüyor.
UMUT TÜRKİYE VE ERDOĞAN’DA
Türkiye Cumhuriyeti dünyada ilk ve tek laik, modern, demokratik, Müslüman ülkedir.
Laik demokrasimiz, bugüne kadar isteyenin inancını istediği gibi yaşamasına, inançlı inançsız her insanın birlikte yan yana sorunsuz yaşamasına imkân tanırken, bir yandan da “Anadolu Müslümanlığı” gibi muhteşem bir kavram da yaratmıştır. “Anadolu Müslümanlığı” gerçekten bir barış ve sevgi dini olan İslam’ın gerçek hayatta nasıl yaşanması gerektiğini gösteren derslerle doludur. Bugün tüm dünyanın bu deneyden alacağı büyük dersler vardır.
Dünyanın bu deneyimi görüp öğrenmeye ihtiyacı var. Dünya barışını ve huzuru sadece bizim Türkiye denetimimiz sağlayabilir.