Genelde bize yönelik olarak acımasız olan "zaman"ın bu defa biraz şefkatli davrandığı takdirde süreç içinde acılarımızın biraz daha başa çıkılabilir olacağını varsayıyorum. Örneğin 2 yıl sonra deprem bölgesinin tümünü kapsayacak biçimde bir Uluslararası Sanat Bienali düzenlemeye girişmemizin iyi olacağı fikrini bir süredir işlemeye çalışıyorum. Konu hakkında ilk yazımı 24 Şubat tarihinde '"İki Yıl Sonra Deprem Bienali" başlıklı yazı ile daha sonra da 27 Şubat'ta "Deprem Bienalinin Önemi" yazımla sürdürdüm. Bugün ise eğer teması "deprem" olan bir bienal düzenlenmeye gerçekten karar verilirse bu tür bir etkinlikte ne tür sanatın yer alabileceği üzerine düşünceler üretmeye çalışacağım.