Son yazımda zaman bize müşfik davrandığı takdirde bir süre sonra acılarımızla yüzleşme konusunda yeni adımlar atabileceğimizi ve bu bağlamda en azından 2 yıl sonra tüm bölgeyi kapsayan dünyanın en büyük bienalini düzenlememizin gündeme gelebileceğini yazmıştım. Bienaller biliyorsunuz dünyanın dört bir yanından sanatçıların belirli bir tema etrafında yaratıcı sanatlarını sergiledikleri ortamlardır. Ben "Deprem" temalı bir bienalde sanatçıların bu kavram kendilerine ne çağrıştırıyorsa duygularını sergileyebilecekleri bir sanat olayının hem bölge hem Türkiye'ye yakışacağını düşündüğüm yazıyı yayınladıktan sonra düşünceli ve kültürlü okuyuculardan çok olumlu destekler aldım. Üstelik o okuyucular arasında büyük ve uluslararası meşhur bienalleri kaçırmadan izleyenler de vardı.