RESMİ rakamlar, işsizliğin gençleri fena halde vurmakta olduğunu gösteriyor. Geçmişte üniversite okumak işsizlik belasının biraz dışında kalmanın garantisi olarak görülürdü, ama üniversite mezunu gençlerin yüzde 30’u, yani 3 gençten biri işsiz. Doktoralı işsiz sayısı da hayli yüksek. İşsizlik belası genç kadınları tabii ki daha güçlü vuruyor.
Bu korkunç bir durum.
Avrupa ülkeleriyle kıyaslandığında yüzde 17’ye varan oranıyla en fazla genç nüfusa sahip olan bir ülkenin kendi geleceğini nasıl karartmakta olduğunu görebilmek için sadece bu oranlara bir göz atmak yeterli olacaktır.
Şimdi böyle bir ülkede geleceğe yönelik tüm umutların kararması ve kötümser olunması gerekiyor değil mi? Ama galiba öyle düşünmek sadece benim kuşağıma özgü bir düşünce. Çünkü bu tabloya ve yaşamakta olduklarına rağmen gençler hâlâ daha ağırlıklı olarak gelecekten umutlu olduklarını söylüyor. Örneğin genç kadınların yüzde 85’i gelecekten umutlu.
Bizim ülkemizde her zaman “ötekiler”in de bir hikâyesi vardır. “Öteki Türkiye” bu ülkenin kaderi gibidir.
Gençler hakkında da bir öteki Türkiye hikâyesi var.
Gençleri sayesinde Türkiye, dijital sektörde dünyada adından söz ettirmeye başladı. Bu konuda Mixx Awards Europe’ta 27 ödülün 11’ini, Awards US’ta ise 90 ödülün 10’unu Türkler kazanmış. Bu yılki ödül töreninin Berlin’de yapıldığını ifade eden çalışma arkadaşım Dr. Mahmut Kurşun, kazananların hepsini bizzat tebrik ettiğini, hepsine birer mektup da yolladığını ve Türklerin ödül almak için sahneye çıkmaktan yorgun düştüklerini kaydetti.