Bundan önceki 100 yazımda yani salgının tırmanış sürecinde 'sıcak noktadan panik notları' sersinde mizah yazılarıyla başlayan yolculuğum beni sonunda yoğun felsefi düşüncelere getirmişti. Bu biraz zorunluluktan olmuştu. Çünkü hayatımızı alt üst eden, alıştığımız hemen her şeyi değiştirmemizi zorunlu kılan bir süreçteydik üstelik evlerimize de çekilmiştik. Önümde o ortamda iki yol vardı. Ya şikayet edecek ve zorunlu inzivanın bitmesini sabırsızlıkla bekleyecektim ya da evimin sükûnetini kendime dair bir iç yolculuk fırsatına çevirerek kendimi ve hayatı daha farklı görmek fırsatı olarak kullanacaktım o...