Bu tavrım nedeniyle yeni kurulmuş olan AK Parti'ye, medyada
hemen her yayın, o zaman çalışmakta olduğum da dahil, buna
karşıyken devletin düzen koyucuları da aktif düşmanlık
yaparken ilk seçimine hazırlanmakta olan bu partiye destek
veren yazımı Hürriyet Gazetesi’nde 11 Ağustos 2002 tarihinde
yazdım.
Toplumda dindarlar ile laikler arasında karşıtlığı körükleyenler
yoğunlaştığında da Atatürkçü bir seküler olarak dindarlarla diyalog
yollarını onlarla sinerji yaratma biçimlerini arayan yazılar
yazdım, hayatımı da ona göre yaşamaya çalıştım.
BU TAVIR BUGÜN GEREKİYOR
İşte bu yüzden melez karakterim son günlerde hayli tedirgin.
Seçim sonuçlarının sayımı sürerken bazılarının yine
karşıtlıkları körüklemeye çalıştığını görüyorum. Bunun hem AK
Parti hem de CHP açısından son derece yanlış sonuçlara varacağını
görüyorum.
Ama bazıları kısa vadeli çıkarları açısından ülkenin
geleceğini karartmaya kararlı olmalılar ki kutuplaştırıcı
çabalarını hiç kesmeye niyetli değil gibi gözüküyorlar.