-MAGAZİN muhabirliği yerine Washington’da muhabirlik yaptığıma çok seviniyorum.
-Çünkü Bodrum’dan biliyorum İstanbul’a göre mevsim açılmadan iki ay önce yarımadaya gelirler. İstanbul’a göre mevsim açıldığında ise herkes denizde keyif yaparken onlar ağır makinelerini o sıcakta taşıyarak oradan oraya koştururlar.
-Daha da beteri, müdürler onlardan her gün orijinal haber bekler. (Müdür deyince aklıma Selçuk Tepeli geldi sinirim bozuldu.)
-Ne yapacaksın, ne haberi olacak ki birader, Bodrum işte, gündüz herkes yağlanıp, parmak aralarını giyip şapalak şapalak plaja gidiyor; malak gibi serilip yattıktan sonra tüketim başlıyor. İki ayran bir tost yedin mi bir profesörün aylık maaşının yarısı kadar parayı ödemenin mazoşistik keyfini de yaşıyorlar. Sonra herkes içki saatinin başlamasını beklemeye başlıyor (Bodrum’da bu saat Allah’tan erken başlar da plajlardaki bu ıstırap da erken biter).