1980’li yıllarda yine New York’’ta bir ilkbahar günü, bu gibi günlerde en sevdiğim yer olan Washington Square Park’ta bu parkın adını taşıyan romanın yazarı Henry James’e kafamdan selamlar göndererek yürümekteydim.
Parkın çok yakınında bulunan eski okulum New School günlerimden bu yana parkın güney doğu bölümünde esrar, uyuşturucu satıcılar bulunurdu. Her türden esrarı uyuşturucuyu sanki pazarda meyve satar gibi bağırarak satarlardı o tipler. Satıcının çetesinden olan korumaları da etraftaki açık hava satranç masalarında oturup beklerlerdi.
Parkın sahiplerinin köpek koşturdukları alanı yakınına pek bulaşmazdı bu satıcılar.
Parkın girişindeki, bana Paris’teki Arc de Triomphe veya Londra’daki Marble Arch‘ı hatırlatan, anıta yakın sokak göstericileri sürekli biraz ötedeki gösteri alanında sıranın kendilerine gelmesini beklerlerdi.