Şimdi ben konuşacak olsam kim bilir bana neler söylerdiler. Ancak Kürtçe 'afiyet olsun' demeyi bir süre önce öğrenmiştim.
İstanbul'u bilmeyenler ‘noşi can be’ cümlesini gideceğim Kürt yemekleri yapan restoranda kullanacağımı filan sanıyor olabilirler. Ancak bir İstanbullu olarak ne kadar utansam da şunu söylemeliyim koskoca şehrimizde, üstelik Kürt vatandaşların oylarının önemi bu kadar ortadayken, bir Kürt yemekleri restoranı bulunmaması utanmamız gereken bir konudur.
İtalyan'ı, Fransız'ı, Çin’i, Japon’u Tayland’ı hepsi var bir tek Kürt restoranı yok nedense. Hayatı her alanda paylaştığımızdan tabii ki hepimizin damak tadına çok uyan lezzetleri var Kürt mutfağının.
Bir süre önce Habertürk ekranlarında gerçekleştirdiğim Mr. Gurme programında kafama koymuştum mutlaka bir Kürt yemekleri bölümü de çekecektim. Hazırlık da yaptım. Kürt yemeklerini anlatan, bunları kültürel bağlantıları ile açıklayan bir çok kitap da alıp okumuştum.