Alfred Stieglitz'in çok önem verdiğim 'Winter 5th Avenue, 1893' adını verdiği meşhur fotoğrafı üzerine yazımı hatırlayacaklar. Bugünkü yazımın başlığına da bakınca, "Galiba bu adam Manhattan'ı ve Beşinci Cadde'yi özlemiş olmalı. O caddeden bir türlü çıkıp bu taraflara gelemedi" diye belki düşüneceklerdir. Daha önce yazmış olduğumu söylediğim o fotoğraf üzerine yazıma göz atarsanız ve bu yazıyı da sonuna kadar okuma sabrını gösterirseniz meselenin özlemekle filan bir ilgisi olmadığını görebilirsiniz.
Yeri gelmişken okuyucuyla önem verdiğim samimi diyalog açısından şunu da söylemek istiyorum. New York’ta yaşamak zorunda kaldığım yıllar sorunlarıyla, krizleriyle bende öyle bir travma yaratmış ki hiç özlemediğim gibi, filmlerde dizilerde New York caddelerini görünce bile içim bir tuhaf oluyor artık. Hem özleyecek de olsaydım herhalde pahalı alışveriş yapmaktan başka ne işe yaradığını anlamadığım o caddeyi özleyecek de değilim, nostalji kriterimi o kadar da aşağıya çekme niyetim yok.
Ama yapacak bir şey yok bugün başlıkta verdiğim Beşinci Cadde adresi geçmişte sanat anlayışının ve zevkinin değişmesi açısından çok önemli bir ol oynadı ve bu yüzden kültürel değişimin analizine önem verenler tarafından tarihi mutlaka bilinmesi gereken bir yer.
YENİ BİR SANAT: FOTOĞRAF
Yazının girişinde bahsettiğim karlı bir Beşinci Cadde'de yoldan gelmekte olan at arabasının o muhteşem fotoğrafını çeken Alfred Stieglitz’in o gün Beşinci Cadde'nin köşesinde bulunması tesadüf değildi.
Fotoğraf sanatçılarını devamlı üç ayaklı sehpa taşımaktan kurtaran taşınabilir küçük fotoğraf makinesi teknolojisi yeni gelişmişti ve Stieglitz Avrupa’dan getirdiği makinesiyle sürekli New York sokaklarında dolaşıp fotoğraf çekiyordu, ama Beşinci Cadde'de diğer sokaklardan daha fazla bulunuyordu..
Çünkü Stieglitz başlıkta adresini verdiğim yerde Amerika’da sanatın geleceğini belirleyecek galerisini kurmakla da meşguldü o tarihlerde,
İLK ÖNCE BİRAZ PERDE ARKASI