Türkiye'nin, hatta belki de dünyanın en tecrübeli penis yazarı olarak bu testosteron tartışmasına bir türlü giremiyor olmak benim için hayli hüzünlüydü.Tartışmayı kaçırmış olanlar için ilk önce bir hatırlatma yapayım. Her şey bir gün Ertuğrul Özkök'ün yazısında Türkiye'nin en yüksek testosteron düzeyine sahip olan iki yazarı açıklamasıyla başladı.Bir tanesi gayet tabii ki kendisiymiş. Diğeri de Emin Çölaşan.Hatta Çölaşan'ınki daha da yüksekmiş, bir numara oymuş.Özkök'ünkini biliyordum zaten çünkü bunu duymayan bu diyarlarda kimse kalmasın diye elinden gelen her şeyi yaptı bugüne kadar. Çölaşan ise beni şaşırttı. Çünkü bu konuda bir liste illa da olacaksa ben o listede bir numarada Çölaşan yerine Güneri Civaoğlu'nun oturacağını düşünürdüm. Zira Güneri Bey'i tanıyanlar bilir o yüksek testosteronlu erkeklere yakışan bir hayat tarzına sahiptir.Yüksek testosteronlu erkeğe ne tür hayat tarzı yakıştığı konusunda bir nosyonum katiyen yok tabii ki ama sadece önyargılarım bulunuyor. Güneri Abi de bu önyargılarıma kesinlikle uyan bir hayat tarzına sahip. Özkök de bu önyargılarımı tatmin eden bir tarzda. Üstelik ikisi de dans etmeyi de seviyorlar. Çölaşan ise hayatta hiç dans etmemiş Özkök'ün dediğine göre. ***